14 Ağustos tarihinde, AK Parti’nin 23. Kuruluş yıldönümünde, AK Partili yılların Karabük’e yansımalarını, Karabük’teki anılarımızı içiren 3-5 bölümden oluşan bir yazı dizisi yazayım, arşivlerde kalsın diye düşünmüştüm. Ancak, o kadar çok anılar birikmiş ki, 3-5 bölümü bırakın 10-15 bölüme bile sığmayınca, 23 bölüm yazmaya karar verdim. Bu son bölümde, ilimizdeki yeni dönemi ve bazı hayallerimizi yazayım istedim.
Karabük 3 milletvekili, Belediye Başkanları, üst düzey bürokrasisi ile son bir iki yıldan bu yana ciddi anlamda yenilendi. Yazımızın konusu olan, AK Partili yılların özellikle ilk dönemlerinde Karabük’te önemli çalışmalar yapıldı. Ancak, son birkaç yıldan bu yana yatırımlar durma noktasına geldiği gibi, ülke genelindeki ekonomik kriz ilimizi de önemli ölçüde etkiliyor. Karabük’ün önüne yeni hedeflerin konulması, son yıllarda yaşanılan çürümüşlüklerden dersler alınarak “Karabüklülük ruhu”nun diri tutulması, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk ağır sanayisinin kurulduğu Cumhuriyet kenti Karabük ve ilçelerimizin daha iyi yaşanılabilir hale getirilmesi için çaba harcanması gerekmektedir. Karabük’ün varoluş nedeni olan bu kentin ekmek teknesi Kardemir başta olmak üzere ilimizde istihdam sağlayan kuruluşlarımıza sahip çıkılması ve yenilerinin eklenmesi, Eskipazar OSB’nin hayata geçirilmesi, Karabük’te yıllardan bu yana eksikliği önemli ölçüde hissedilen çevre yolunun mutlaka yapılması, Safranbolu-Bartın yolunun daha önce söz verildiği gibi duble yol haline getirilmesi, her ne kadar Kastamonu ve Zonguldak’ta olmasına rağmen Karabük’ün de küçük ve orta ölçekli uçakların inebileceği bir havaalanına kavuşturulması, Karabük’ün içine hançer gibi saplanmış, yıllardan bu yana kaldırılması için bizzat bizim de BRTV olarak gündemde tuttuğumuz hatta bizzat ilgilendiğimiz DDY arazilerinin artık her seçimde konuşulması yerine, buradaki indirme-bindirme, tamir tahliye gibi yerlerin şehir dışına çıkarılarak, kent merkezindeki o alanın şehir ile bütünleştirilmesi, uzun yıllardan bu yana hayalini kurduğumuz 20 yıl önce dönemin DSİ Genel Müdürü’nü bizzat ziyaret ederek gündeme getirdiğimiz “Araç Çayı’nın ıslahı” ve çevresinin bir üniversite şehrine yakışır biçimde park ve bahçeler ile donatılması, içinde küçük çaplı tekneler ile üniversiteden şehir merkezine seyahat edilebilmesi… Bir hayal kuralım lütfen “oraya yurt olmaz” denilen şu anda bin kız öğrencinin barındığı Soğuksu’daki yurdun öğrencilerinin yurtlarının hemen önünden, üniversiteye kadar teknelerle seyahat edebildiklerini düşünün; muhteşem olmaz mı?
İlçelerimiz ve köylerimizde boş duran tarım arazilerinin değerlendirilmesi, İstanbul başta olmak üzere büyük şehirlerden ilimizin birbirinden güzel ilçelerine ve köylerine geri dönüşler için zemin hazırlanması ve köylerimizin eski canlılığına kavuşması, üniversitemizde ilk yıllardaki o müthiş heyecanın yeniden yakalanarak ülkemiz ve Dünya üniversiteleri arasında çok daha iyi yerlerde olması, uzun yıllar süper lig heyecanını yaşamış Karabük’te futbol ve diğer spor branşlarında başarıdan başarıya koşan takımlarımızın olması, hava ve çevre kirliliğinin en aza indiği çok daha iyi yaşanılabilir bir şehir haline gelinmesi, birçok mahallesinde halen 50 ile 80 yıllık gecekondu mahallelerinin bulunduğu Karabük’te deprem kuşağında olduğumuz bilinci ile TOKİ ve özel sektör şirketler aracılığı ile çok ciddi kentsel dönüşüm çalışmaları yapılması bir çırpıda aklımıza gelenler. Karabük Ticaret ve Sanayi Odası tarafından başlatılan “Karabük Kent Vizyonu 2037” çalıştayını Karabük’ün yakın gelecekteki hedeflerine ulaşmak için önemli bir fırsat olarak görerek, o toplantıda olan Karabük Valimiz, Belediye Başkanımız, Kardemir’den üniversitemize, STK temsilcilerinden, mahalle ve köy muhtarlarımıza kadar her kesimden paydaşların ve top yekün Karabüklülerin elbirliği ile Karabük’te yeni dönemde yeni bir heyecan ile gelecek nesiller için çok daha iyi bir Karabük bırakma seferberliğine başlanılması gerekmektedir. Cumhuriyetimizi kuranların büyük vizyonu ile 13 hanelik bir köy, nasıl bir il haline geldiyse, el birliği ile yapılacak ciddi çalışmalarla biz de Cumhuriyet kentimiz Karabük’ü gelecek nesillere çok daha iyi biçimde bırakabiliriz.
Sonuç olarak, Karabük Demir Çelik fabrikalarının temelinin atıldığı tarih olan 3 Nisan 1937 tarihinde 13 haneli bir köy olan, ilk Türk Sanayi demirinin Karabük’te üretildiği 10 Eylül 1939 tarihinden itibaren hızla gelişen önce nahiye, ardından ilçe ve 6 Haziran 1995 tarihinde de il olan Karabük’te 23 bölümlük yazı dizimizde AK Partili yılları özetlemeye çalıştık. Karabük’te 23 yıl öncesinde de, 23 yıldan bu yana da elbette çok önemli yatırımlar ve hizmetler yapıldı. 23 yıllık dönemde, Dünyada inanılmaz gelişmeler yaşandığı gibi ülkemizde de, ilimizde de elbette çok ciddi gelişmeler oldu. 23 yıl önce, hayal olan Karabük Üniversitemizde günümüzde 50 bin dolayında yerli ve yabancı öğrenci eğitim-öğrenim görüyor. Karabük’te 23 yıl önce sobalarda odun kömür yakılırken, kaloriferli binaların bacalarından çıkan kömür dumanları nedeniyle şehrimizde özellikle kış aşlarında nefes alınmaz hale gelinmişken doğalgaz sayesinde daha yaşanılabilir bir şehir haline geldik. Yine, 23 yıl önce Cumhuriyet’imizin ilk sanayi eseri Kardemir’imiz çok zor günler geçirirken, “hurdası ne kadar eder” diye konuşulurken AK Partili iktidarların ilk yıllarından itibaren önemli çalışmalar yapıldı ve Kardemir kurtarıldı. Tek başına iktidar dönemlerinin yaşandığı 23 yıllık bu dönemde, Karabük’e çok daha iyi hizmetler yapılabilir miydi? Elbette yapılabilirdi, ama bazı talihsizlikler yaşandı. Karabük’ün eline geçen birçok fırsat değerlendirilemedi. Ama, yine de yazı dizimizin bir çok bölümünde adı geçen AK Parti’nin kurucularından, Sayın Cumhurbaşkanımızın çok yakın çalışma arkadaşı Mehmet Ali Şahin başta olmak üzere, ilimizde görev yapan birbirinden değerli milletvekilleri, Karabük Üniversitemizin kurucu Rektörü rahmetli Prof. Dr. Burhanettin Uysal, bu döneme sadece milletvekili olarak değil Bakan Yardımcılıkları ve AK Parti Genel merkezindeki önemli görevleri ile damgasını vuran Mehmet Ceylan gibi isimler bu dönemde ilk aklımıza gelen isimlerdir. Milletvekillerimizin yanı sıra elbette yerelde de il başkanları, il ilçe yönetimleri, Belediye Başkanları da 23 yıllık dönemde ilimize önemli hizmetlerde bulunmuşlardır.
AK Partili yılların ele alındığı yazı dizimi son bir temenni ile bitirmek istiyorum. 3 Nisan 1937 sadece Karabük Demir Çelik fabrikalarının temelinin atıldığı tarih değil, aynı zamanda Türkiye’de ağır sanayinin başlangıç tarihidir. Bu nedenle, 3 Nisan tarihleri her yıl ülkemizde “3 Nisan Sanayi Günü” olarak kutlanmalıdır.
