Malkoç ;   Aziz Karabüklü Hemşerilerim, Saadet Partisi merkez İlçe Teşkilatı olarak her hafta planlı bir şekilde yürüttüğümüz esnaf ziyaretlerimizi sürdürmekteyiz. Bu ziyaretlerimiz esnasında Türkiyemizde mevcut her siyasi parti mensubuyla ya da oy verenleriyle karşılaşmaktayız. AKP’ye oy veren kesimin dışındakiler zaten sert bir dille AKP Hükümetinin ( çok az bir kısmı hariç)hemen hemen tüm politikalarını yanlış bulmaktalar. Ama ilginç olaylara tanık olmaya başladık. AKP’ ye oy verenler de artık AKP’yi eleştirmekte, hatta vermiş oldukları oydan dolayı büyük bir pişmanlık içerisinde olduklarını söylemektedirler. Bunun yanında ilginç olan başka bir konuda AKP’de yönetici olan bazı insanlar son olaylardan sonra artık ”Ben AKP yönetimindeyim demeye utanıyorum” diyorlar. Gelinen nokta AK Partinin artık bir buz kalıbı gibi hızlı bir şekilde erimeye başladığının göstergeleridir. Geçtiğimiz günlerde Mardin’ de yapılan AKP il danışma kurulu toplantısı bunun en belirgin örneklerindendir. Her ne kadar AKP ısmarlama anketlerle oylarını % 50’lerde göstermeye gayret etse de halkta böyle bir karşılık yok.

Sayın Mehmet Ali Şahin Bey geçtiğimiz günlerde tek kale maç yapıyoruz diye bir açıklamada bulunmuştu. Bende diyorum ki; Sayın Şahin Türkiye’de kamu hizmeti yapmak için kurulmuş birçok medya kuruluşunu ya baskıyla ya da para karşılığı satın alarak rakip takımların sahada oynamasına müsaade etmemeye gayret ediyorsunuz. Ayrıca siz tek kale maçta bile kendi kalenize durmadan gol atıyorsunuz, lütfedip makamınızdan kalkıp vatandaşın arasına girerseniz yediğiniz gollerin sayısını oradan daha iyi göreceksiniz.

Değerli Hemşerilerim bu günkü hâkim siyasi zihniyette iktidarı da muhalefeti de milleti sadece bir oy verme mekanizması olarak görmektedirler. Bu sebepten millet adına alınacak tüm kararları kapalı kapılar ardında milleti ortak etmeden almaktadırlar. Hiç bir olay gerçekten şeffaf olarak milletin gözü önünde cereyan etmemektedir. Milleti sadece seçimden seçime oyu talep edilecek, bu oyu alabilmek içinde, aslında zaten yapılması gereken kamu yardımlarını, kendileri ceplerinden yapıyormuş gibi bir izlenimle kendilerine oy vermeye mecbur ettirilen halk kitleleri olarak görmektedirler.

Biz Saadet Partisi olarak diyoruz ki: oy da söz de milletindir. Bu millet en iyiyi, en güzeli hak etmektedir. Siyaseti yönetecekte, yönlendirecekte bu aziz millettir. Bu sebepten tüm milletimizi, kendimizin, evlatlarımızın ve tüm insanlığın geleceği için siyasete davet ediyoruz. Siyaset temiz ellerde şekillenmezse bu günkü manzaralar kaçınılmaz olur. Yeniden büyük Türkiye İnançlı, temiz kadroların işbaşına gelmesi ile tesis edilebilir.” dedi.