BAKAN YARDIMCISI CEYLAN İKLİM EYLEM HAFTASININ AÇILIŞINI GERÇEKLEŞTİRDİ
Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, AB Delegasyonunun İklim Eylem Haftası nedeniyle düzenlediği toplantıya katıldı.
Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Ceylan, AB Delegasyonunun İklim Haftası nedeniyle düzenlediği toplantının açılışında, Türkiye’nin görüşlerini dile getirdi. Açıklamalarında çevre vurgusu yapan Bakan Yardımcısı Ceylan, “Biz çevreyi önemsiyoruz. Çevrenin bize bir emanet olduğunu ve çevrenin korunarak gelecek nesillere aktarılması gereken önemli bir konu olduğunu biliyoruz” dedi. İklim Haftası dolayısıyla düzenlenen toplantının açılış konuşmasında değerlendirmelerde bulunan Ceylan, iklim değişikliğine ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu. İklim değişikliğinin çağımızın en önemli sorunlarından biri olduğunu vurgulayan Ceylan, “Tüm dünya iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine çeşitli şekillerde maruz kalıyor.
Sanayi Devrimi ile beraber dünyamız büyük değişime uğradı. İleri teknoloji, hızlı üretim ve büyük şehirleşme, dengeleri tamamıyla bozdu. Kümülatif olarak ülkelerin 1850-2002 yılları arasında atmosfere verdikleri sera gazı emisyonları, ABD yüzde 28, AB yüzde 23, Rusya yüzde 11, Çin yüzde 9 ve dünyanın geri kalanı da yüzde 18 oranında sera gazı emisyonunun artışına olumsuz yönde etki etti. Türkiye ise tüm dünyada sera gazı emisyonu salınımın da yüzde 0.7’lik bir paya sahip.
Geçen yıl açıklanan Hükümetler arası İklim Değişikliği Paneli Beşinci Değerlendirme raporuna göre Son 150 yılda dünya yüzey sıcaklığı artı 1 derece arttı. Artı 2’de tutmak için gayret ediliyor. Artı 3 veya artı 4 olursa yeryüzü yaşanmaz bir hale gelecek. Son 100 yılda deniz suyu seviyesi 19 cm arttı. Bu yükseliş deniz canlı türlerini yavaş yavaş yok etme tehlikesi oluşturuyor. Atmosferdeki karbondioksit oranı yüzde 42 oranında arttı.
Bu dünyamız için büyük bir tehlike demektir. İklim değişikliğinin önüne geçmek için küresel işbirliği şarttır. Bu anlamda Paris Anlaşmasının kabulü uluslararası kamuoyu tarafından memnuniyetle karşılanmıştır” diye konuştu.
“TÜRKİYE SERA GAZI SALINIMINI ALT SEVİYELERE ÇEKMEYİ TAAHHÜT ETTİ”
İklim değişikliği konusunda Türkiye’nin imzaladığı uluslararası anlaşmaların önemine ilişkin açıklamalarda da bulunan Bakan Yardımcısı Ceylan, bu anlaşmalar kapsamında Türkiye’nin çevre hedeflerine vurgu yaptı. Ceylan, “Türkiye Paris anlaşmasını imzalamış ancak anlaşmanın yürürlüğe girmesi için TBMM onayı beklenmektedir. Anlaşma kapsamında Türkiye 2030 yılına kadar sera gazı salınımlarını mevcut artış oranından yüzde 21’e kadar azaltım taahhüt etmiş bulunmaktadır.
Türkiye iklim değişikliği ile ilgili olarak sadece Paris Anlaşması değil, bu alanda bu zamana kadar yürürlüğe giren bir çok uluslararası anlaşmaya da cesaretli bir şekilde taraf olmuştur. Birleşmiş Milletlerin iklim değişikliği çevre sözleşmesi KYOTO protokolü, Ozon Tabakasını İncelten Maddelere dair Viyana Sözleşmesi ve Montreal Protokolü, tehlikeli atıkların sınırlar ötesi taşınımının ve bertarafının kontrolüne dair Basel Sözleşmesi, Akdeniz Kirliliğine Karşı Barselona Sözleşmesi, Karadeniz Kirliliğine Karşı Bükreş Sözleşmesi, Kalıcı organik kirleticilerin bertarafına yönelik Stockholm Sözleşmesi, Sınırı aşan hava kirliliği sözleşmesi (CLRTAP) ve Bazı Tehlikeli Kimyasalların ve Pestisitlerin Ticaretine Yönelik Rotterdam sözleşmesi’nin, Türkiye’nin destek verdiği anlaşmalardan sadece bazıları olduğunu söyleyebiliriz” açıklamalarında bulundu.