Bartın’da uygulanan “Çocuk Üniversitesi” projesiyle 3-18 yaş arası öğrenciler, üniversitenin derslik, laboratuvar ve atölyeleri başta olmak üzere birçok olanağından yararlanarak bireysel becerilerini keşfediyor.
Bartın Üniversitesi ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında ocak ayında imzalanan protokolle “Çocuk Üniversitesi” projesi hayata geçirildi.
İl genelindeki 160 okul idarecisinin ardından öğrenciler ile ailelerinin de bilgilendirilmesi sağlandı. Ailelerin, üniversitenin web sayfası üzerinden başvurması ve müracaatların değerlendirilmesinin ardından belirlenen sıraya göre üniversiteyle buluşturulan öğrenciler, üçer aylık sürelerle çeşitli atölyelerde eğitim görüyor, laboratuvar ve kütüphaneleri gezme imkânı buluyor.
Bartın Üniversitesi Çocuk Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından yürütülen faaliyetlerle, öğrencilerin küçük yaşlardan itibaren gelişimlerinin sağlanması hedefleniyor.
Hafta sonu, ara dönem, yarıyıl ya da yaz tatillerinde servis araçlarıyla kampüse getirilen öğrenciler, derslik, laboratuvar ve atölyeler başta olmak üzere üniversitenin birçok olanağından yararlanarak bireysel becerilerini keşfediyor.
Bartın Üniversitesinin gönüllü öğretim elemanları tarafından verilen eğitimlerde, farklı alanlarda zenginleştirilmiş, bireyselleştirilmiş ve hızlandırılmış programlar uygulanarak öğrencilere üniversite ortamını yakından görme fırsatı sunuluyor.
“ÜNİVERSİTE ORTAMIYLA BULUŞAN ÇOCUKLARDAKİ ENERJİ VE MERAK YÜKSEK DÜZEYDE”
Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, eğitim öğretim, araştırma, geliştirme gibi topluma hizmet olarak özetlenebilecek tüm faaliyetlerle yenilikçiliği, özgünlüğü ve çeşitliliği öncelediklerini söyledi.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile imzaladıkları protokol kapsamında 3-18 yaş arası çocuk ve gençleri üniversite, bilim, kültür, sanat, sporla bulaştırmayı hedeflediklerini aktaran Uzun, paydaşlarıyla birbirlerinden öğrenerek yollarına devam ettiklerini, Çocuk Üniversitesi fikrinin de bu anlayışın yansıması olarak ortaya çıktığını belirtti.
Uzun, projeyle çocukların bilişsel, duygusal becerilerinin yanı sıra esneklik, uyum, yenilikçilik taraflarının gelişmesine imkân sağlanacağını anlatarak, “Her şeyden önemlisi çocukların kendilerini keşfetme yolculuklarında, öğrenerek daha güçlü, daha rekabet edebilir adımlarla geleceğin inşasında görev almalarına fırsat oluşturmuş oluyoruz. Gençlerimizi üniversitenin tüm akademik, idari insan kaynağının yanı sıra fiziki ve teknik altyapısıyla, kampüs, atölye ve laboratuvar ortamıyla buluşturmayı, orada kendilerini keşfetmelerini sağlayacak bir destek mekanizması oluşturmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.
Üniversite ortamıyla buluşan çocuklardaki enerji ve merakın yüksek düzeyde olduğuna işaret eden Uzun, şunları kaydetti:
“Çocuklarımızın kendilerine özgü yetenekleriyle o alanda devam etme fırsatına sahip olduklarını, böylelikle onların hayatta çok daha başarılı olabileceklerini, daha iyi işler yapabileceklerini gördük, dolayısıyla kendilerini tanımaları gerektiğinin farkına varmış olduk. Eğitimin pek çok tarifi var ama belki en önemlilerinden biri de insanın kendini keşfetme yolculuğudur. Çocuklara kendilerini keşfetme yolcuklarında bir destek mekanizması olarak üniversite iklimini, buradaki ekosistemi fark ettirerek, hayat yolculuklarına devam etmelerini sağlamış oluyoruz.”
“ÇOCUKLARA YAŞAM BECERİLERİ KAZANDIRMAYA ÇALIŞIYORUZ”
Çocuk Eğitimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Yasemin Büyükşahin de Çocuk Üniversitesi ile öğrencilerin, eğitimin bir süreç olduğunu keşfetmelerine imkân sunduklarını söyledi.
Eğitimin dört duvar arasında kalan bir şey olmadığını vurgulayan Büyükşahin, okul dışına çıkarıp üniversite imkânlarından faydalandırarak çocuklara yaşam becerileri kazandırmaya çalıştıklarını ifade etti.
Büyükşahin, çocukların üniversite ortamıyla buluşmalarıyla büyük heyecan yaşadığını dile getirerek, “Buradaki tecrübe, hayatları boyunca unutmayacakları bir tecrübe olacak ve akademik kariyerlerine belki bu şekilde yön verecekler. Çocuklar, güzel deneyimler yaşamaya başladı.” dedi.
ÇOCUKLAR HEYECAN VE MUTLULUK YAŞADI
Projeden faydalanan İnönü İlkokulu 4. sınıf öğrencisi Duru Çakır, ilk kez bir üniversiteye gelmekten büyük mutluluk duyduğunu belirterek, laboratuvarda deneyler yaptıklarını anlattı.
Çakır, üniversite ortamından etkilendiğini ifade ederek, “Özellikle üniversitedeki sınıf bana çok garip geldi. Sıra düzeni alçaktan yükseğe doğru gidiyor. İlkokulda da böyle bir düzen olsa gayet güzel olur.” diye konuştu.
Masal Üzüm ise eğlenceli çalışmalar yaptıklarını, üniversite ortamının beklediğinden daha farklı olduğunu kaydetti.
