Karabük, Zonguldak’a bağlı bir ilçe iken, Karabük-Yenice arasında karayolu ulaşımı yapılamıyordu. Ulaşım sadece, tren ile yapılıyor, karayolu ile Yenice’den Karabük’e gelmek isteyenler ya Bolu’nun Gerede ilçesi üzerinden ya da Bartın’dan Karabük’e gelebiliyordu. Bartın il olduktan sonra, Karabüklüler olarak biz kendi ilimiz olan Zonguldak’a karayolu ile ulaşabilmek için Bartın il merkezinin tam göbeğinden geçip, bir saat daha gittikten sonra ulaşabiliyorduk.
1960’larda başlayan Karabük-Yenice karayolu hazırlıkları ve tüneller ile ilgili proje çalışmaları, 1980’li yıllarda rahmetli Turgut Özal iktidarları döneminde hız kazandı. Ardından gelen koalisyon hükümetleri döneminde çalışmalar devam etti ve nihayet 40 yıllık rüya gerçek olup, 2000’li yıllara girerken artık il olan Karabük kendi ilçesi Yenice ile karayolu ulaşımına kavuştu. Karabük-Yenice arasındaki yaklaşık 20 km’lik yolda 17 tünel açıldı. Bu sayede, artık Karabük’ten Yenice ilçemize ulaşmak çok kolay hale geldi. Ancak, son yıllarda bir başka sorun ve ihtiyaç ortaya çıktı. Bu tüneller ve tek şeritli karayolu artık kesinlikle yeterli gelmiyor.
Önceki gün, bu yolda feci bir kaza meydana geldi. Bu kazaya az sonra değineceğim. Ancak, Eylül-2019’da bizzat yaşadığım olayı ve ardından yaşananlara kısaca değinmek istiyorum. Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz ve birkaç önemli ziyaret için gittiğim Zonguldak’tan dönerken İkizdere tüneline girdiğimde ürkütücü bir ses duydum ve zaten yavaş giderken, çok daha yavaşladım. Virajlı olan tünelde bir kamyonun başka bir aracı sollayıp üzerime doğru geldiğini gördüm. Tamamen durdum, şok halindeydim. Verilmiş sadakamız varmış ki, yanımdaki kameraman arkadaşım ve ben büyük bir mucize eseri kamyonun altında kalmaktan son anda kurtulduk. Olayın günü ve saati ile ilgili makamlara resmi olarak başvurup, görüntülere ulaştım. Görüntüleri izledikten sonra, nasıl büyük bir tehlike atlattığımızı bir kez daha gördüm. Allah’a şükür edip, ilgili kamyon sürücüsünün peşine düştüm. Plakasından kamyon sahibine ulaştım. Adam, “Benim yeğenim kullanıyordu. Çocuk, nişanlısından yeni ayrıldı. Kafası çok dalgınmış, o tüneli düz sanmış, virajli olduğunu düşünememiş, geçmiş olsun” dedi. Ders alınsın diye hem BRTV’de hem de Anadolu Ajansı aracılığı ile ülke genelinde haber yaptık. Ayrıca, yasal hakkımı da arayarak suç duyurusunda bulundum. Aradan, bir iki ay geçtikten sonra, BRTV’deki masamda suç duyurusu ile ilgili bir evrak gördüm. Yenice Cumhuriyet Savcılığı, kazada ölüm ve yaralanma olmaması vs. gibi nedenlerle “takipsizlik” kararı vermiş. Adaletin kestiği parmak acımaz diyerek, Allah’a şükür edip konunun peşini bıraktım. Ancak, bu arada Karayolları Genel Müdürlüğü, yakın dostluğumuz bulunan Emniyet Genel Müdürü Sayın Mehmet Aktaş, Kastamonu Karayolları Bölge Müdürlüğü gibi yerlere Karabük-Yenice karayolunda özellikle tünellerde tedbir alınması gerektiğini yazdım. Birkaç ay sonra, tünellerin içine araç sollarken, uyarıcı ses çıkaran metal şeritlerin döşendiğini gördüm. Küçük çaplı da olsa bir önlem alınmış olmasından mutlu oldum.
Önceki gün, BRTV’nin önünden ambulanslar geçti, siren sesleri ve telsizin hareketlenmesi üzerine muhabir arkadaşlarımızı Yenice karayoluna yönlendirdim. Karabük’e yakın mesafedeki Yalnızca Tüneli’nde, içinde sıvı çimento yüklü bir kamyonun tünelin duvarına çarpıp tünel içinde yandığı haberi geldi az sonra. Anadolu Ajansı Muhabiri Ahmet Özler kardeşim, “Mehmet abi kazada mucize eseri ölü yok ama çok büyük bir felaket ucuz atlatılmış. Kaza anı görüntülerine sen ulaşabilirsin” deyince, daha önceki deneyimlerinden de yararlanarak 2 dakika içinde kaza anının feci görüntülerine ulaştım. Sıvı çimento yüklü bir kamyon, Yalnızca tüneline yaklaştığında önünde bir yolcu midibüsüne çarpmamak için direksiyonu sağa kırıyor ve tünele kontrolsüz girdiği için tünelin duvarına feci biçimde çarparak anında alev aldığı görüntülerde net biçimde gözüküyordu. Teknik arkadaşlara, birkaç saniye içinde görüntülere BRTV logosu yaptırarak, 10-15 dakika kadar BRTV’nin ve kendi sosyal medya hesabında yayınladım ve “az sonra bu görüntünün ajans muhabirleri ve isteyen herkese vereceğimi de not düştüm.” Zonguldak’tan gazeteciliğin hakkını vererek yapan ve 24 saat gazeteciliği adeta bir aşk gibi yaşayan bir kardeşim aradı, “abi şu görüntünün orjinalini atarsan patlatayım” dedi. Gönderdim ve ardından da Karabük’teki Anadolu Ajansı, İHA, DHA ve ANKA Ajanslarının muhabirlerine de gönderdim. Gönderdim ki, hem bölgemiz hem de ulusal basında geniş şekilde yer alsın. Bu görüntü olmasa, tünelde bir kaza olmuş, ölü yok yaralı yok haber niteliği taşımayacak ve kimse duymadan olay kapanıp gidecekti.
Görüntülerle birlikte, haber başta bölgemizden ulusal ve uluslararası yayın yapan BRTV olmak üzere ulusal basında da geniş biçimde yer aldı. Olay yerine Karabük Valimiz Sayın Fuat Gürel ve diğer ilgililer gittiler. Mucize eseri, duvara çarpıp alev topu gibi patlayan o kamyondan çok küçük sıyrıklarla kurtulan şoföre gazeteci arkadaşlarımız görüntüleri izletince, adamın göz bebekleri büyümüş, Allah’a şükür etmiş. Ayrıca, o anda Yalnızca tünelinin içinde bir yolcu otobüsü, ya da konvoy halinde gelen araçlar olduğunu düşünün ve yaşanabilecek faciayı gözlerinizin önünde canlandırın. Çok şükür bunlar olmadı. Ama, tedbirler alınmazsa olmayacak anlamına gelmiyor. Uzun vadede, mutlaka Karabük-Zonguldak karayolunun, Karabük-Yenice arasına mutlaka bölünmüş yol gerekli. Hele hele, Filyos limanı ile Endüstri bölgesi tamamen faaliyete başladığında bu yolda trafik bugüne göre en az 10 kat, 20 kat daha artacak. Kamyonlar, TIR’lar, özel araçlar, yolcu araçları bu tehlikeli yolu kullanmak zorunda kalacaklar. Ve, biz de sürekli olarak Karabük-Yenice karayolunda meydana gelen kaza haberleri yapmak zorunda kalacağız. Şimdiye kadar onlarca canımızı bu yolda kurban verdik, yüzlerce insanımız yaralandı, milyonlarca liralık maddi hasarlar meydana geldi. Artık daha çok can yanmasın, mal kaybı olmasın. Lütfen etkili önlemler alınsın bu yolda. Karayolları ve güvenlik birimleri nasıl önlem alınacağını bilir. Yeter ki, “Saldım çayıra, mevlam kayıra” mantığı içinde olunmasın, önlem alınması için irada ortaya koysun yeter…!
