WhatsApp Hattı:
Frekans Bilgileri: TÜRKSAT 4A Frekans:12265 Polarizasyon:Vertical(Dikey) Sembol Rate 27500 FEC: 5/6
SON DAKİKA

BAKAN YARDIMCISI BÜLENT TURAN KARABÜK’E GELDİ

Bu haber 14 Nisan 2025 - 16:25 'de eklendi ve 2.359 kez görüntülendi.

İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, bir dizi ziyaret ve incelemeler yapmak üzere Karabük’e geldi. İlk olarak Karabük Valiliğini ziyaret eden Turan’ı Karabük Valisi Mustafa Yavuz ve il protokolü karşıladı.
Vali Yavuz ve belediye başkanları ile sokak hayvanlarıyla ilgili toplantı gerçekleştiren
Turan, gazetecilere açıklamalarda bulundu.
Turan, sokak hayvanları sorununu “21. yüzyılın yeni sorunlarından biri” olarak tanımlarken, bu meseleye de siber güvenlik, uyuşturucuyla mücadelede gibi yeni çözümlerle yaklaşılması gerektiğini ifade etti.
Şanlıurfa’da yaşanan trajik bir olaydan örnek veren Turan, bir üniversite öğrencisinin sahipsiz sokak hayvanlarından kaçarken hayatını kaybettiğini hatırlatarak, “Sokak hayvanları için de mutlaka çözüm üretmek, adım atmak görevimiz var. Dünya nasıl yapmış, Avrupa başta nasıl bir mevzuat değişikliğine fiili uygulama etmiş bunları inceliyoruz. Sokaklarımızın güvenliği esastır. Evlatlarımızın okula rahat gitmesi, büyüklerimizin camiye rahat gitmesi, kadınlarımızın pazara rahat gitmesi, hepimizin özel ve önemli görevi. Sokak güvenliği esastır. Risk nereden gelirse gelsin. Terörden gelsin, sokağa davetten gelsin, hayvandan gelsin, trafikten gelsin, nereden gelirse gelsin. Sokak güvenliğini sağlamak hepimizin boynunun borcu” dedi.
Sokak hayvanlarıyla ilgili yapılan yeni düzenlemeyle belediyelere hem yasal hem de cezai anlamda çok önemli görevle düştüğünü söyleyen Turan, “Bir sorun var. Tüm kurumlarımız el birliğiyle bunu çözelim istiyoruz. Ama yüreğimiz yanıyor. Her gün bu bedeli konuşmaktan görmekten, her gün bir kötü haberle uyanmaktan artık bu konuda yorulduk tabiri caizse. O yüzden yeni kanunla beraber kim ne sorumluluğu varsa eksiksiz adım atsın istiyoruz” şeklinde konuştu.
Yeni düzenlemeyle birlikte eski “yakala, kısırlaştır, sal” yönteminin terk edildiğini belirten Turan, “Yeni kanunumuzda ‘yakala, rehabilite et ve sahiplendirilene kadar barınakta tut’ prensibi esas alındı. Artık sokakta sahipsiz hayvan kalmamalı. Belediyeler, bütçelerinin binde beşini bu işe ayırmakla yükümlü” ifadelerini kullandı.
Turan ayrıca, yasal zorunlulukların yanı sıra cezai sorumlulukların da bulunduğunu, belediyelerin bu konuda gerekli adımları atmaması durumunda hem yargı hem de bakanlık nezdinde sonuçları olacağını vurguladı.
Karabük’te yapılan çalışmalara da değinen Turan, şu anda kentte 7 bin civarında sahipsiz hayvan bulunduğunu, ancak bu sayının 5 bine yakınının sahiplenildiğini aktardı.
Karabük Belediyesi’nin 1 dönümlük barınağının 41 dönüme çıkarılacağını, Safranbolu’da ise barınağın 13 dönüme genişletileceğini ifade ederek Eflani Belediyesi’nin de barınağını 3 dönüme çıkarma çalışmaları yürüttüğü bilgisi verildi.
Turan, hayvanlara eziyetin hem kültürel hem de yasal olarak suç olduğunu vurgulayarak, “Biz elbisesinde uyuyan kediyi uyandırmamak için elbisesini kesen bir peygamberin ümmetiyiz. Ancak insanın güvenliği, huzuru ve sokakta özgürce yaşaması da bizim sorumluluğumuzdur” dedi.
Açıklamasında sivil toplum kuruluşlarına da çağrıda bulunan Turan, barınakların hem görsel hem de işlevsel anlamda desteklenmesi gerektiğini ifade etti. Hayvanların beslenmesinde israf olacak doğal gıdaların kullanılmasını önererek, “Karabük’te bir lokantada bir dilim ekmek çöpe gitmesin istiyoruz” dedi.
Turan, sokak hayvanları sorununu bir siyasi tartışma konusu haline getirmemek gerektiğini belirterek, tüm tarafların iş birliği içinde çalışması gerektiğinin altını çizdi.
Konuşmanın ardından Turan, Karabük ve ilçelerindeki barınaklarda yapılan çalışmaları yerinde inceledi.

İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, yaptığı mitingde ‘Savaşa hazır mısınız?’ sözlerine ağır bir şekilde eleştirerek, “Düşman toprağında mısın? Kimle savaşıyorsun? Çıkar kravatını üniforma giy derler adama. Böyle bir şey olabilir mi? Bunun adı muhalefet mi? Bunun adı siyasal bilinç mi? Bu yapılabilir mi, bunun Türkiye demokrasisine, Türkiye’nin siyasetine, gelişimine katkısı var mı Allah aşkına? Böyle bir şey olabilir mi? Siyasi polemik olur, rekabet olur, tartışma olur ama savaş ne demek? Sokağa çağırmak ne demek? Sokak acziyettir, beceriksizliktir.” dedi.
Bakan Yardımcısı Bülent Turan, AK Parti Karabük İl Başkanlığı’nı ziyareti sırasında yaptığı açıklamada, Türkiye’deki en büyük sorunlardan bir tanesinin bizim ülkemizi büyütmek, çevremizde iddialı bir siyasi yürüyüş haline getirme iddiası varken hep ayağımızdan çeken bizi yoran muhalefetten öte düşmanlık yapan söylemiyle taze ve eylemiyle ülkenin enerjisi harcayan bir dönem yaşadıklarını söyledi.

“Sokağa çağırmak ne demek? Sokak acziyettir, beceriksizliktir”
Turan, ” Bundan muzdarip bir halimiz var Bakın bakanlık olarak korkumuz yok başka bir şey. Ama 85 milyonun ferdi olarak düşünüyorum zaman kaybediyoruz, polemik yapıyoruz, patinaj yapıyoruz. Bu haksızlık. Adam dün demiş ki ‘Savaşa hazır mısınız?’ bu laf kullanılacak bir laf mı Allah aşkına. Miting yapıyor, savaşacağız diyor gerekirse. Düşman toprağında mısın? Kimle savaşıyorsun? Çıkar kravatını o zaman üniforma giy derler adama. Böyle bir şey olabilir mi? Bunun adı muhalefet mi? Bunun adı siyasal bilinç mi? Bu yapılabilir mi, bunun Türkiye demokrasisine, Türkiye’nin siyasetine, gelişimine katkısı var mı Allah aşkına? Böyle bir şey olabilir mi? Siyasi polemik olur, rekabet olur, tartışma olur ama savaş ne demek? Sokağa çağırmak ne demek? Sokak acziyettir, beceriksizliktir. Grup başkan vekili niçin var, grup toplantısı niçin var, mitingler niçin var, meclis kürsüsü ne için var. Ne demek sokağa çağırmak? O yüzden bir daha söylüyorum, sağduyu elden bırakmayacağız. Sorumluluğumuzu elden bırakmayacağız. Biz neler gördük? Neler geçirdik? Korkumuz yok. Ama ülkeye yazık, Zamanımıza yazık, Yürüyeceğimiz yola yazık. Böyle bir şey olabilir mi? Adam tutmuş, sokağa çıkacakmış. Hatırlayın, zamanında Sayın Erdoğan hapse atıldığında sokak mı dedi? Sabredin dedi, aşarız dedi, beraber yürüyeceğiz dedi. Erbakan hoca rahmetli, partisi kapatıldı. Sokağa çıkın mı dedi? Aksine tarihe bir hatıradır, gelir geçer dedi. Adnan Menderes asıldı. Başbakan bu ülkede idam edildi. Menderes sokağa mı çıkın dedi? Vatan sağ olsun dedi. Varsa yanlış hukuk zeminde düzeltilir. Ama sen hukukun karşısında her mahkeme kararı karşısında sokağa çıkın denebilir miyim? Ben de çıksam ne olacak? Böyle bir anlayış olur mu?” diye konuştu.

“İmza kampanyasıyla adam mı salınır”
Özgür Özel’i en iyi tanıyanlardan biri olduğunu ve beraber 10 yıl görev yaptıklarını da kaydeden Bülent Turan, “Özgür Bey’in şu an kendi pozisyonunu sağlamaya çalışmaktan başka bir iddiası yok. Ne Ekrem bey derdi var, ne CHP derdi var. Sadece kendi koltuğunu sağlamlaştırmak, kendi tabanına şirin görünmek için yaptığı bir iş var. Kendi tabanından marjinal grup mutlu olabilir. Atatürk’ün kurduğu Türkiye’yi büyüten parti bu olabilir mi? O yüzden söylüyorum, su anki yapılan iş Özgür beyin kendi koltuğunun sağlamlaştırma iddiasından başka bir şey değildir. Dün kampanya yapmışlar, Ekrem Bey’i bırakma kampanyası. Arkadaş ne zamandan beri bu ülkede imza ile mahkeme kararı veriliyor. İtirazını yap, savcıya git, avukatlarınla toplantılarını yap. İmza kampanyasıyla adam mı salınır Allah aşkına? Tersten bakalım biz de kampanya yapalım. CHP kapatılsın kampanyası yapalım. Olur mu? Kayyum atansın CHP’ye imza kampanyası verelim. Olur mu? Ya şimdi bir adap var, usul var. Yok savaş mış, yok imzaymış. Arkadaş partiler, makamlar, mevkiler, görevler hepsi gelir ve geçer. Mesele bu memlekete hizmet etmek. Mesele bu ülkenin 85 milyon kardeşliğini büyütmek. Biz ilimize, ilçemize, beldemize hangi partiden diye bakarak mı adım atıyoruz? Nasıl iş yaptığını değerlendirirken başarısına bakarken öyle mi bakıyoruz. Bak az önce toplantımız vardı. AK Partili Karabük Belediyesi başkanımız yanımızdaydı. CHP’li Safranbolu Belediye Başkanı hanımefendi beraber toplantı yaptık. Aynı şeyi söyledik. Bu ülkenin büyümesi için 85 milyon Anadolu altında kim varsa eşit hür beraber olması için elimizden geldiğince gayret edeceğiz. Sorumsuzluk, savaş daveti gibi imza kampanyası işlerle bitmiyor ki. Boykot yapmaya kalktı. Ya diyorlar ki şu kahve dükkanı niye boykot yapıyorsun? Bilmiyorum dedi ya. Şaka yapmıyorum, bilmiyorum dedi. Gençler bağırıyordu. Ben de söyledim boykot et. Böyle bir anlayış olabilir mi? Neden bunu yaptın? Arkadaş bu ülkede iktidar olma iddiasını ortaya koyduğu zanneden bir partinin başkanı bu olabilir mi ya? Israrla söylüyorum. Ezbere boykot yapan, niye bunu yaptın dediğinde bilmiyorum diyen o şirket dedik ama sahibi yanlışmış düzeltiyoruz diyen bir adamla bu parti yol yürüyemez. Göreceksiniz, yarın kendi kavgaları başlayacak. Kendi iç çatışmalarından, sorunlarından zaten nefes alamıyorlar tabiri caizse. Özgür Bey’in de siyasi ömrünü hep beraber göreceğiz. Biz her şeye rağmen bu iddialara, sorunlara, polemiklere katılmadan kendi görüşümüzü büyüterek ülkemizin yürüyüşünü büyüterek yola devam edeceğiz” diye konuştu.

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.