Karabük’ün Eskipazar ilçesindeki Hadrianaupolis Antik Kenti, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) sürecinin ardından kapılarını ziyaretçilere yeniden açtı.
Eskipazar ilçesinin doğusunda bulunan Hadrianaupolis’teki yapılarda 2003’te başlatılan kazı çalışmaları, dönemler halinde Karabük Üniversitesi (KBÜ) Arkeoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Ersin Çelikbaş başkanlığında sürdürülüyor.
At, fil, panter, geyik ve grifon gibi birçok hayvanın tasvir edildiği mozaiklerle ünlenen antik kent, normalleşme sürecinde yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladı.
Kilise-C’nin üstü kapatılarak tabanlarındaki mozaiklerin sergilendiği antik kente gelen tarih meraklıları, rehber eşliğinde bilgilendiriliyor.
“Mozaikleri sergilemeye başladık”
Karabük Valisi Fuat Gürel, yaptığı açıklamada, Hadrianaupolis Antik Kenti’nin bölgenin tarihi açısından çok önemli olduğunu söyledi.
Turizm açısından önemli bir nokta olan bölgeyi, her yıl yüzlerce turistin ziyaret ettiğini belirten Gürel, şöyle devam etti:
“Hadrianaupolis, Anadolu için çok önemli bir noktadadır. Milattan önce 1. yüzyılda başlayan ve günümüze kadar devam eden bir tarihi süreci gösteren en önemli unsur Hadrianaupolis’tir. Bir yandan kazılar devam ederken bir yandan da Kilise-C’nin üstü kapatılarak, tabanlarındaki mozaikleri sergilemeye başladık. Bunun yanında gün yüzüne çıkartılan 14 dağınık kamu yapısı ile diğer tür yapılar da gezilebiliyor. Elbette önceliğimiz korumak, ancak bir taraftan da turizme açılması gerekli bu alanın. Hadrianaupolis Antik Kenti’nin ören yerine dönüştürülerek turizme açılması için Kültür ve Turizm Bakanlığına başvuruda bulunduk. Bu süreç tamamlandığında şimdikinden daha çok turiste ev sahipliği yapacak.”
Kazılar yeniden başlıyor
KBÜ Dr. Öğr. Üyesi Ersin Çelikbaş ise Hadrianaupolis’te ara verdikleri kazı çalışmalarına 20 Haziran’da yeniden başlayacaklarını aktardı.
Öğrenci, akademisyen ve uzmanlardan oluşan 43 kişilik ekiple çalışmaların yapılacağını vurgulayan Çelikbaş, şunları söyledi:
“Büyük bir alanda yapılan kazı çalışmalarında Kilise C ve nekropol dediğimiz alana yoğunlaştık. Kilisede ortaya çıkan yeni mozaikleri olduğu yerde korumaya aldık. Nekropol alanında ise kaya mezarlarına rastladık. Bu iki alanda elde edilen bulgular çok önemli. Bunları araştırıyoruz.”
