Hemen her gün, birbirinden üzücü, birbirinden dramatik haberlerle karşılaşıyoruz. Karabük ilimizde, son aylarda iş kazaları, trafik kazaları haberlerindeki artış dikkatimi çekti. Özellikle, Karabük-Yenice karayolundaki ölümlü trafik kazalarının bir türlü önüne geçilemiyor. Trafik kazaları ve Filyos Limanı’nın devreye girmesi ile trafik yükü kat kat artacak olan Karabük-Yenice karayolunu ayrı bir yazımızda ele alırız. Bu yazımızda, sanayi kenti olan ilimizde, Demir Çelik işkolundaki kuruluşlarında ölümlü, yaralanmalı iş kazalarına dikkat çekmek istiyoruz.
6 Temmuz 2001 doğumlu gencecik Serdar Demirel adındaki sanayi işçisi, dün sabaha karşı 03.50 sıralarında kullandığı vinçin üzerine, tonlarca demirin düşmesi sonucu hayatını kaybetti. İş kazasının meydana geldiği, haddehanenin sahibi ile görüştüm, başsağlığı dileğinde bulundum. İş kazası sonucu ölen genç işçi Ramazan’ın babasının da daha önce kendilerinde çalıştığını, yaşanan kazadan dolayı çok üzgün olduğunu belirtti. Son günlerde ölümlü ve çoğu ağır olmak üzere yaralanmalı iş kazalarının arttığını ve nedenlerini sorduğumda, iş kazasının yaşandığı haddehanenin sahibi “Elimizden gelen önlemleri alıyoruz. İş Güvenliği uzmanları da eğitim veriyorlar. Özel bir iş güvenliği şirketi bize hizmet veriyor.” dedi. Biz de, son aylarda Karabük’teki özel sektör Demir Çelik haddehanelerinde iş kazalarında belirgin bir artış olduğunu kendisine belirttiğimizde “Evet, var.” diyerek bizi teyit etti.
Karabük, Türkiye’de sanayi kültürünün olduğu bir şehirdir. Kardemir başta olmak üzere, çok sayıda özel sektör Demir Çelik haddehanesi ve sanayi kuruluşu vardır. Son günlerdeki ölümlü ve yaralanmalı kazalar göz önüne alınarak, şehirde iş güvenliği konusunda ciddi önlemlerin alınması zorunlu hale gelmiştir. İş Güvenliği konusunda faaliyet gösteren özel sektör firmalarının durumu, iş yerlerindeki güvenlik önlemleri, çalışan işçilerin eğitimleri ve iş kazalarını asgariye indirecek tedbirler alınmalı ve gencecik fidanlarımızın canlarını kaybetmeleri önlenmelidir.
Önlemler alındığında kazaların önüne geçildiği bilinmektedir. Kardemir servislerinin durumu daha önceki yıllarda biliniyordu. Nerede, hurda eski otobüs, midibüs varsa Kardemir servisi olarak hizmet veriyordu. Kurtuluş Mahallesi’nde bir Kardemir servis aracının freninin patlaması sonucu 4 Kardemir işçisinin ölmesi, 2 işçinin de yaralanmasından sonra Kardemir, servis araçlarında ciddi olarak yenilenmesi kararını aldı. O tarihten sonra da, ne freni patlayan, ne de kaza yapan servis aracı olmadı. Demek ki, alınan önlemler ölümlü kazaların önlenmesinde faydalı oluyor.
Karabük’teki özel sektör haddehanelerde son günlerde yaşanan ölümlü, ağır ya da hafif yaralanmalı kazaların önüne geçilmesi için mutlaka alınacak tedbirler vardır ve olmalıdır. Demir Çelik üretimi çok zor bir iş, adı üzerinde ağır sanayi ama günümüz teknolojisinde, iş güvenliği tedbirleri ile kazaların en aza indirilmesi mümkündür.
Karabük’te yüzlerce, hatta binlerce özel sektör haddene işçisi vardır. Haddehanelerin çok zor şartlar altında, hem bölgemiz ekonomisi hem de ülke ekonomisi için büyük fayda sağladığının en yakın tanıklarından biriyiz. Ancak, ne kadar milyonlar, milyarlar, trilyonlar kazanılırsa kazanılsın henüz hayatının baharında, iş kazası sonucu ölen gencecik fidan Serdar Demirel’i geri getiremez.
Genç kardeşimize Allah’tan rahmet dilerken, bir çağrımızda de Öz Çelik Sendikası Karabük Şube Başkanı Kenan Yılmaz’a olacaktır. Öz Çelik iş Sendikası sadece Kardemir’deki işçilerin değil, aynı zamanda özel sektörde de örgütlü bir sendikadır. Bu tür iş kazaları olmaması için, sendika olarak sizin de çaba harcamanız gerekir. Son günlerde, Öz Çelik İş Sendikası Karabük şubesi Karabük’te sadece çalışma hayatının değil, sosyal hayatın da gündemindedir. Öz Çelik İş Sendikası Karabük Şubesi olarak, özel sektör haddehanede genç yaşta iş kazası sonucu yaşamını yitiren yavrumuza başsağlığı dilemek, Kardemir ile birlikte iş kolunuz olan Demir Çelik iş kolunuzdaki emekçilerin de yanında olduğunuzu bir basın bildirisi ile kamuoyuna duyurmak size hem çalışma hayatı, hem de kamuoyunda sempati kazandıracaktır.
Son sözümüz de, ilimizdeki iş güvenliği ile illerde bir birimi bulunmayan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na… Karabük’te iş güvenliğinden kim sorumlu diye araştırırken, SGK Müdürümüz ile ve İş Kur Müdürümüz ile konuştum. Edindiğim bilgilere göre, ilimizde iş güvenliği ile ilgili devletin denetleyici bir mekanizması yok. Bir şikayet halinde, buradaki SGK ya da İş Kur Ankara’ya bildiriyor, Ankara’dan müfettişler geliyor. Karabük gibi binlerce ağır sanayi işçisinin çalıştığı bir ilde, Ankara’dan gelip denetim yapmakla bu işler olmaz. Hele hele, iş güvenliğini, insan canı umurunda bile olmayan bir takım ticari kuruluşların inisiyatifine bırakmak hiç olmaz. Olursa, sonuç böyle olur. Sık sık ölümlü kazalar olur, biz de haber yapmak zorunda kalırız. Biz haber yaparken, yüreğimiz parçalanır. Kamuoyu izlerken gözyaşları döker. Yazıktır, günahtır, ayıptır. Acil tedbirler alınması şarttır.
İŞ YERLERİNDE İŞ GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ DİYE BİR ŞEY YOK. İŞÇİLERE İŞ GÜVENLİĞİ PERSONELİ SADECE EĞİTİM ALMADAN FORM İMZALATILIR. İŞÇİ TECRÜBELİ İŞÇİLERDEN YA DA USTABAŞINDAN YALAN YANLIŞ NE GÖRÜRSE ONU YAPAR.