UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alınışının 29. yıl dönümünü kutlayan Karabük’ün Safranbolu ilçesi, yıllar içinde milyonlarca turisti ağırladı.
“En iyi korunan 20 kent” arasında bulunan Safranbolu, UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne alındığı 17 Aralık 1994’ten bu yana, sokaklarında ziyaretçilerine tarih yolculuğu yaptırmaya devam ediyor.
Usta Türk belgeselcisi merhum Suha Arın tarafından 1976’da çekilen ve bir sonraki yıl 14. Antalya Film Festivali’nde, “en iyi kısa metrajlı film” ödülünü alan “Safranbolu’da Zaman” belgeseliyle gündeme gelen ilçe, aradan geçen zamanda kültürel değerlerini koruyarak 17 Aralık 1994’te UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmeyi başardı.
Osmanlı mimarisini, şehir hayatını ve kültürünü yansıtması dolayısıyla “Osmanlı’nın parmak izi” olarak adlandırılan Safranbolu’da, o dönemden kalma han, hamam, konak, çeşme, cami ve köprülerle birçok tescilli eser yer alıyor. Türkiye’de, kent ölçeğinde UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki tek yer olma özelliği taşıyan ilçede, tescilli birçok kültürel varlık bulunuyor.
70 hektar alanda 1466 tescilli taşınmaz kültürel varlık
Safranbolu Kaymakamı Şaban Arda Yazıcı, UNESCO’nun dünyada korumaya yararlı gördüğü ve insanların ortak mirası addedebileceği bazı tarihi değerleri koruma altına aldığını, listeye dahil edilişinin 29. yıl dönümü idrak edilen Safranbolu’da çok kıymetli çalışmalar yapıldığını anlattı.
Yazıcı, devletin eliyle, çeşitli kurumların koordinasyonu ve işbirliğiyle çok güzel çalışmalar olduğunu vurgulayarak, Safranbolu tarihi çarşıda 70 hektar alanda 1466 tescilli taşınmaz kültürel varlığın bulunduğunu söyledi.
Tarihi çarşıda 131 tarihi çeşme, 48 tarihi cami, 31 köprü, 47 arkeolojik sit alanı ve 5 kentsel sit alanı olduğunu aktaran Yazıcı, “Safranbolu’muz dünyadaki diğer benzerleri arasında adeta metrekare başına düşen tescilli taşınmaz varlığıyla açık hava müzesi şehridir. Safranbolu’muz bu manada ziyaretçilerimizin birkaç günlük ziyareti içerisinde her metrekaresinde 17. yüzyıldan günümüze ve geçmişte yaşayan diğer medeniyetlerin de izlerini her metrekaresinde müşahede edebileceği, dünyanın ve ülkemizin göz bebeği bir şehir.” diye konuştu.
“Bu yıl 108 ülkeden yaklaşık 1 milyon ziyaretçi ağırladık”
Yazıcı, ilçede bu yıl 108 ülkeden ziyaretçiler ağırladıklarını anlatarak, “Ziyaretçilerin tarih kokan sokaklarda dolaşırken evlerde konaklayabildiğini görmek, Safranbolu’muzun onlarca gastronomisinden, leziz yemeklerinden faydalandığını görmek… Yine Müslüman ülkelerden gelip tarihi camilerimizde ibadetlerini yapan ziyaretçilerimizden büyük keyif ve mutluluk müşahede ediyoruz.” şeklinde konuştu.
Konaklayan yabancı turist sayısında geçen yıla oranla yüzde 250 artış yakaladıklarını bildiren Yazıcı, yerli ziyaretçilerle düşünüldüğünde geçen yıla oranla toplam ziyaretçi sayısında yüzde 20 artış yaşandığını kaydetti.
Safranbolu’da 3 bin yatak kapasiteli 91 konaklama tesisinin bulunduğuna değinen Yazıcı, turizm gelirlerinde de geçen yıla oranla yüzde 80’den başlayarak, yüzde 150’ye hatta bazı alanlarda daha fazla artışı gözlemlediklerini belirtti.
Yazıcı, 11. ayın sonu itibariyle yaklaşık 1 milyon yerli ve yabancı ziyaretçiyi ağırlamanın gururunu yaşadıklarını dile getirerek, “Tayvan, Tayland, Çin Almanya, ABD, Suudi Arabistan, Hindistan gibi ülkeler ile son zamanlarda Rusya’nın katılmasıyla Safranbolu’muzda her ay ve her yıl gelen ziyaretçi sayısında artış gözlemliyoruz.” dedi.
Misafirlerin 250 bine yakınının konaklamalı ziyaretçi olduğuna değinen Yazıcı, ilçeye yapılan tesis yatırımlarıyla gelecek yıllarda yaklaşık 1 buçuk milyon turisti ağırlama hedefine ulaşacaklarını ümit ettiklerini sözlerine ekledi.