WhatsApp Hattı:
Frekans Bilgileri: TÜRKSAT 4A Frekans:12265 Polarizasyon:Vertical(Dikey) Sembol Rate 27500 FEC: 5/6
SON DAKİKA

SÖYLEDİĞİN TÜRKÜLERE NE OLDU DÖNDÜ AÇIKGÖZ?

Bu haber 12 Mayıs 2014 - 17:18 'de eklendi ve 8.024 kez görüntülendi.

don_du

SÖYLEDİĞİN TÜRKÜLERE NE OLDU DÖNDÜ AÇIKGÖZ?

 

 

Safranbolulu şair-yazar Döndü Açıkgöz, Ceres Yayınlarından çıkan “Haziran Büyüsü” ve Tay Dergisi Yayınlarından çıkan “Söylediğin Türkülere Ne Oldu” isimli kitapları üzerine konuştu ve sanatseverlere imzaladı.

Safranbolu Belediye Tesislerinde düzenlenen söyleşi ve imza gününe, Safranbolu Belediye Başkanı Dr. Necdet Aksoy, Karabük Kültür ve Sanat Derneği Başkanı Halil Nihat Yıldız, Gazeteci yazarlar; İbrahim Tığ, Celal Ş. Telci, Eski ROSAK Saymanı M. Naci Kocabıyık, yazar Yunus Karaçöl, İsmail Arslan, Oğuz Ovacık, Hilmi İnce, Ömer Bayram Eroğlu ve sanatseverler katıldı.

Törende konuşan Safranbolu Belediye Başkanı Necdet Aksoy, Safranbolu’nun dünya mirası kentleri arasında olduğunu belirterek, Safranbolu’da kültürel değerlere sahip çıktıklarını anlattı.

“BİZ BU TARLANIN BEKÇİSİ OLMAYA HAZIRIZ”

Safranbolu’nun UNESCO tarafından 17 Aralık 1994 tarihinde Dünya Miras Şehirleri Listesi’ne alındığını kaydeden Başkan Aksoy, “Listeye gireli 20 sene oldu. Daha uzun yıllar daha Dünya Miras Şehirleri Listesi’nde yer alacağız. İlçe olarak bunu hak ediyoruz.” dedi.

İlçedeki tarihi ev ve konakların, ilçeye gelen yerli ve yabancı turistlerden yoğun ilgi gördüğünü belirten Başkan Aksoy, Karabük ve Safranbolulu sanatçı, şair ve yazarlara seslenerek; “Belediyemizin tüm imkanlarını sanat ve kültür adına sizlere açtık. Bir anlamda kültürümüzün ve sanatımızın gelişmesi için Safranbolu’da bir tarla açtık. Sizler bunu ekip biçiniz. Biz bu tarlanın bekçisi olmaya hazırız” dedi.

YAZDIKLARIM SEVGİDİR ASLINDA

Şair-yazar Döndü Açıkgöz de konuşmasında, kültür ve sanatın önemine değindi. Kentlerin şairleriyle anıldığına dikkati çeken Açıkgöz, kendisi için etkinlik düzenleyen Karabük Kültür ve Sanat Derneği Yöneticilerine teşekkür etti.

Açıkgöz şöyle konuştu; “Bence ölü zamanlardan ziyade üretken olduğumuz zamanları çoğaltmalıyız.  Özellikle kadınlarımızın sanatsal alanda kendilerine yeni bir pencere açmalı, duygu ve düşüncelerini ifade edebilmeleri için kendisini ne vakit kapatıp ne vakit açacağına karar verebilsin.

Dünyaya geliş nedenimiz vardır. İçinde yaşadığımız sürece kendimizi yenilemeli modern çağa ayak uydurmalıyız. Kimi yörelerde kadın hala odalara kapatılıp gizlenmekte. Yok sayılıyor. Kadın sustukça erkek egemenliğinden kurtulamaz.

Okuyucu, şiirlerimi okuduğu zaman bunlar şiir diyebilir. Fakat ben yazdıklarım için sevgi diyorum.”

Daha sonra söz alan şair-yazar ve gazeteci İbrahim Tığ da, 1986 yılında yazmaya başladığını Devrek Postası’nda İbrahim Yıldız ile Döndü Açıkgöz’ün sürekli şiirlerinin yayınlandığını anımsatarak, “Benim Karabük deyince aklıma iki önemli şair geliyor. Bunlar İbrahim Yıldız ve Döndü Açıkgöz’dür” dedi.

Döndü Açıkgöz’ün sanatına ve şiirine değinen İbrahim Tığ, “Döndü hanımın şiirleri; sadelik ve yalınlıktan uzak, anlam yoğunluğu olan bir şiir örgüsüyle kuruludur” dedi.

SÖYLEDİĞİN TÜRKÜLERE NE OLDU?

Tığ konuşmasını şöyle sürdürdü; “Aslında sesini en iyi ifade etme yönüyle de şiirleri, şairini ele veriyor. Şöyle ki; şiirden muradının ne olduğunu, yüreğinin hangi anlamla kuşatıldığını, şiirlerine gösterilen haklı ilginin çabasına, emeğine ve şiirlerine yüklediği anlam olduğunu düşünüyorum.

Döndü hanımın şiirlerinde geçmişiyle, özlemleriyle, duygu ve düşünceleriyle şiire çok yakışan bir sorunla hesaplaştığını söyleyebiliriz.”

Açıkgöz’ün anlam yoğunluğu olan şiirlerinden örnekler de veren İbrahim Tığ, “Bakın. Şu dizelerdeki lezzet ve tada bakın!…

‘Sevdayım ben /Hani gelip gelip dağa çevirdiğin. /…/Sarılsam diyorum eşikte kalan sese / İlk yaz ölümlerine/ Seni yangınların ortasında bırakıp./…/ Sağır bir korkuda kalsın akşam./…/ Türküsünü yitiren mezarlarda ağlaşır./…/ Islaktır nisanda kalan o son öpüşün bile./…/bir sen varsın gönül ufkumun sofrasında./…/ Bir şafak vakti sevdaları kurşuna dizelim.’ Açıkgöz’ün düzyazıları da şiir gibi akıcı ve güzel. Örnek mi? ‘Ilık bir yaz akşamını yaşıyorum bir başıma. O rüzgar gibi ıslığın kulaklarımı okşuyor. İçim titriyor yine. Adını ansam, sesim de titreyecek biliyorum. Bir “dost” a bağlanmış olmanın huzuru ve mutluluğunu düşünürken, “gel de acıları duvaklayalım bu gece” dediğim bir başka mektubum geliyor usuma, yine yıllar öncesinden.” Şimdi haklı olarak Döndü hanıma soruyorum: Söylediğin türkülere ne oldu?”diye konuştu.

Döndü Açıkgöz daha sonra sanatseverlere, Söylediğin Türkülere Ne oldu? ve Haziran Büyüsü isimli kitaplarını imzaladı.

GECEYE ŞİİR ÖRMEK

 

Şiirin dilinden sevdim geceyi

Rüzgâra çalım attım

Bir deprem ne ki

Saçlarına uzandım

Şiirin sökülür diye

Kendime battım

Oy yüreği yanığım… ahtım

 

Döndü Açıkgöz

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT

Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.