Önceki gün Karabük 2 Nolu Esnaf Kredi ve Kefalet Kooperatifi genel kurulunda yaşanan kavga görüntülerini kamuoyuna yansıması üzerine Karabük Esnaf Odaları Birlik Başkanı Nurettin Tümen sosyal medya hesabından bir paylaşıma bulunarak özür diledi. Tümen özür dilerken kendisinin de böyle bir acılı günde genel kurul yapılmasının taraftarı olmadığını ancak Genel Merkez’in yapın demesi sonucu yapmak zorunda olduklarını belirtti. Tümen’in sosyal medya paylaşımının altına bazı kişilerin ‘’Allah işinizi rasgetirsin başkanım’’, ‘’Başkanım biz de gördük neyin ne olduğunu merak etmeyin siz Allah yukarda siz rahat olun onun adaleti asla şaşmaz’’ yorumlarının yanı sıra BRTV Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Çetinkaya deprem felaketi yaşanırken Karabük esnafının kavga gürültülü kongre yapmasını ve özellikle kongrenin yapmasını emrettiğini belirten genel merkezi eleştirerek böyle bir günde yaşananlar Karabük tarihine kara leke olarak geçmiştir yorumunu yaptı.
NURETTİN TÜMEN”İN SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMI…
Tümenin paylaşımı ve Mehmet Çetinkaya’nın yorumu aynen şu şekilde;
Öncelikle bu kadar hassas bir süreçte böyle kötü bir durumla karşınıza çıktığımız için ben kendi adıma sizlerden özür diliyorum.
Ben sosyal medyada çok konuşan biri değilimdir herkes bilir bunu. Ama ben sustukça da her şey üzerime atılmaktadır. seçimi ertelenmesi konusu; Ben bunu o gün de dile getirdim bugünde söylüyorum, biz girişimde bulunduk fakat genel merkez yapılacak dedi seçimi. Şunu bir idrak etmeliyiz seçimin ertelenmesi bizim elimizde değildi. Ayrıca çokta istekli değiliz böyle hassas bir dönemde seçim yapmaya..
Beni adeta günah keçisi ilan eden bir iki tane basın mensubu arkadaşa soruyorum ; Hani Hüseyin Kılıç’ın seçim erteleme isteğini haber yapıp, onu kahraman yapıp, bana ordan vuruyorsunuz ya , Hüseyin Kılıç,Cuma Kara ve ekibi depremin ilk günü neredeymiş? Deprem bölgesine yardımla mı uğraşıyormuş, yoksa Yenice’de kefalet kongresinde miymiş? Madem o kadar hassaslarmış bu konuda Yenice’deki kongreyi niye protesto etmemiş ya da ertelenmesi yönünde beyanda bulunmamışlarda özel misafiri olarak gitmişler, bunu sorguladınız mı da arkalarından gidiyosunuz.
Gelelim genel kurula. İlk saatlerden belliydi böyle bir şeyler yaşanacağı ve bunu oradaki herkes gördü. Benim çalışanlarımın üzerine yüründü, yumruklar atıldı, küfürler edildi hem de böyle bir zamanda. Daha söylenecek çok şey var çok…Seçim sonuçlarında ise hazirun imzalarıyla zarflar arasında 50 adet fark çıktı. Bunun sebebini hepsi biliyordu. Bu seçimde “vekalet”le oy kullanma da olduğu için VEKALETİ OLAN KİŞİLERİN BİR KISMI İKİ TANE İMZA ATMASI GEREKİRKEN BİR TANE İMZA ATMIŞ, ANCAK KULLANMAYA HAKKI OLAN İKİ TANE OYU KULLANMIŞLARDIR. Biz bir kaç tane öyle tespit edip düzelttirmemize rağmen diğerleri üzerine düşeni yapmamışlardır. Ve tabiki herkese müdahale etmek olanaksızdı o kalabalıkta..
Böyle hassas bir süreçteyken ve esnafımızı tekrar o soğuk havada saatlerce işinden mahrum etmemek adına bu fazla 50 oyun tek başına şahsımın oylarından silinmesini kabul etmeme rağmen, farkın 50 olmaması halinde en çok oyu alsam bile kaybetmeyi kabul edeceğimi dile getirmeme rağmen, seçim diğer iki aday arkadaşın yoğun baskısıyla iptal olmuştur. Yaptığımız genel kurulun böyle bir hal almasına kimler sebep olduysa ve kimler kendilerine fırsata çevirmeye çalıştıysa onları Allah’a havale ediyorum.
En üzücü olanı ise bu kadar hassas bir süreçte seçim iptal olduktan sonra diğer adayların adeta kutlama yaparak, alkışlar ve bağırışlar eşliğinde salondan çıkmasıydı.Bu kadar küfür bağırış fiziki temas yapıp seçimi erteletmeye çalışanlar mıdır koltuk sevdalısı olan yoksa ben mi vicdanınıza bırakıyorum.
Böyle gergin ve üzücü bir genel kuruldan sonra, bizlerinde görüşlerimizi belirtmemizin sonucu da , genel merkezin talimatıyla seçimimiz ileri bir tarihe alınmıştır
Ben, tekrardan böyle bir gündemle karşınıza çıkıldığı için özür diliyorum. Ancak vicdanlı gibi görünüp asıl yüzlerini gösterenleri de iyi gözlemlemenizi istiyorum. Şimdi önceliğimiz deprem bölgesi olmalıdır. Gün birlik olma günü. Ayni ve nakdi yardımları yapmalı ve organize etmeliyiz. Sicil müdürlüğümüze ulaştıracağınız ayni yardımlar Valiliğimizin ilgili kurumlarına iletilecektir. En kısa sürede yaralarımızı sarmayı diliyorum. Bu duygu ve düşünceyle hepinize saygı ve selamlarımı sunuyorum…’’
MEHMET ÇETİNKAYA’NIN BU PAYLAŞIMA YORUMU…..
Mehmet Çetinkaya ise paylaşımın altına şu yorumda bulundu;
‘’Sevgili Başkan, deprem enkazının altında binlerce insanımız kurtarılmak için beklenen, depremde hayatını kaybeden binlerce insanımız daha toprağa bile verilmeden. Bütün Dünya ayağa kalkmış Türkiye ye taziyede bulunurken, Yunanlı komşularımızın kurtarma ekipleri enkaz, altından can kurtarırken, ülkemizde MİLLİ YAS ilan edilmişken, Karabük Valimiz Fuat Gürel başkanlığında Karabük halkı depremzedelere yardım için çırpınırken sizin 30-35 yıldır liderliğini yaptığımız Karabük’ün değerli esnaflarının böyle acılı bir günde o çirkin manzaraları oluşturması Karabük tarihine maalesef kara bir leke olarak geçti. Size genel kurulu yapın diyen üst kuruluşumuzu Allah’a havale ediyorum. Üst kuruluşunuzun merkezi Tel Aviv olsa bile, böyle bir acılı günde yapmayın, erteleyin derdi. Yazıklar olsun. 2 gazeteci derken kimleri kast ediyorsan lütfen yaz.. Karabük’te tüm gazeteciler yaşanan bu rezaletten rahatsızız oldu bunu da bilmenizi isterim. Bu rezaletten bir gün sonra da Eflani de halen kongre sevdasına düşenleri de kınıyorum. TÜRK örf, adet ve geleneklerinde ailede bir acı varsa, düğün ertelenir, eğlence ertelenir. Acıların yaraları sarılır, hayat yeniden başlar. Üst kurul dediğiniz kim bilir kaç yıllardır koltuklarına yapışmış olanları da Allah’a havale ediyorum.’’